“Kuzey Afrika’da Toplum ve Siyaset Dönüşüm ve Meydan Okumalar” Sempozyumu Gerçekleştirildi
“Kuzey Afrika’da Toplum ve Siyaset Dönüşümler ve Meydan Okumalar” sempozyumu İÜ Siyasal Bilgiler Fakültesi Konferans Salonu’nda 27 Aralık 2018 tarihinde çok sayıda ulusal ve uluslararası akademisyenin katılımıyla gerçekleştirildi.
Açılış konuşmaları Ortadoğu Araştırmaları Merkezi (ORSAM) Başkanı Prof. Dr. Ahmet Uysal, İstanbul Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Halis Yunus Ersöz, İÜ Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ayşegül K. Çıtıpıtıoğlu ve Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Tekin tarafından yapıldı.
“Afrika Son Derece Önemli ve Tarihi Bağlarımızın Olduğu Bir Coğrafyadır”
ORSAM Başkanı Prof. Dr. Ahmet Uysal, davetlerini reddetmeyip sempozyuma gelen katılımcılara teşekkür ederek, “Bu konferansın seri bir hazırlık süreci oldu. Bu kısa süre içerisinde bütün herkese ulaşarak Afrika çalışmalarını topladık. Afrika son derece önemli ve tarihi bağlarımızın olduğu bir bölgedir. Dünyanın gözü bu bölgenin üzerindedir. Bizler de bu bölgeyi her yönüyle değerlendireceğiz. Afrika’daki meselelerin neler olduğunu yaklaşık 130 katılımcı bu sempozyumda anlatacak. Çözüm arayışlarını ve meselelerin tüm boyutlarını uluslararası ilişkiler bağlamında ele alacağız. Bu sempozyumun neticelerini toplamayı umuyoruz. Bu meseledeki ilmi çalışmalardan dolayı emeği geçenlere, özellikle ORSAM ve İstanbul Üniversitesi çalışanlarına, TİKA, YTB ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.
“Fakültemizde Bugünkü Gibi Uluslararası Sempozyum ve Toplantıları Düzenlemekten Büyük Mutluluk Duyuyoruz”
İÜ Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ayşegül K. Çıtıpıtıoğlu katılımcıları ağırlamaktan gurur duyduklarını ifade ederek, “Bugün fakültemizde Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi, Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler ve İşletme olmak üzere üç bölüm bulunmaktadır. Bu bölümlerimizde dört lisans, üçü doktora olmak üzere on yedi lisansüstü program yürütülmektedir. Yabancı dil destekli ve tamamı yabancı dilde olan programlarımız ile ülkemizin ihtiyaç duyduğu alanlarda yürüttüğümüz projelerimizle, nitelikli yayın faaliyetlerimizle yüksek öğrenim alanının en etkili kurumlarından bir tanesiyiz. Fakültemizde bugünkü gibi uluslararası sempozyum ve toplantıları düzenlemekten büyük mutluluk duyuyoruz. Bunların her birinin hem öğrencilerimizin hem de akademisyenlerimizin gelişimleri açısından önemli bir fırsat olduğunu düşünüyoruz. Sempozyum programımıza baktığınızda çok farklı ülkelerden birçok katılımcının olduğunu göreceksiniz. Bütün bu katılımcıları dinleyebilmek hepimiz için büyük bir fırsattır. Afrika’nın hem ülkemiz hem de dünya için önemini düşündüğümüzde sempozyumun fakültemizde yapılmasından duyduğumuz mutluluğu belirtmek isterim” dedi.
“İlişkilerimizi ve Stratejik Ortaklıkları Arttırmalıyız”
İÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Halis Yunus Ersöz, sempozyum düzenleyenleri olan ORSAM ve İÜ Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni böyle bir etkinliği gerçekleştirdikleri için tebrik ederek, “Yurtdışından gelen katılımcılar için İstanbul dünyanın en güzel şehirlerinden bir tanesidir. İstanbul Üniversitesi ise tarihi yarımadanın en önemli ve en güzel yerindedir. İstanbul Üniversitesi dünyanın ilk 500 üniversitesi arasında olan Türkiye’nin ilk üniversitesidir. Özellikle Türkiye’de araştırma üniversiteleri içerisinde yer alan ve araştırma üniversitesi olmanın gerekliliklerini yerine getirme çabasında olan bir üniversitede bulunmaktasınız. İstanbul Üniversitesi olarak etkili yayın ve atıf alan yayının yapılmasına, ulusal ve uluslararası güçlü projelerin gerçekleştirilmesine ve uluslararasılaşmaya büyük önem vermekteyiz. Bir araştırma üniversitesi olarak amacımız sadece uluslararası sempozyumlar gerçekleştirmek değil, aramızdaki işbirliklerini daha stratejik ve güçlü hale getirmektir. İstanbul Üniversitesi olarak yönümüzü sadece bir tarafa dönen bir üniversite değiliz. Sadece bir bölgeye hapsolmaktan ziyade geniş bir bakış açısıyla geniş bir coğrafya ile alakalı çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. Biz birçok kurum ve akademisyenle işbirliği içerisindeyiz. Dünyanın egemen güçleri dışında birçok ulus için çok kritik bir dönemden geçmekteyiz. Bu dönemde sadece kader birliği değil keder birliği de yapan toplumların bilim insanlarının ülkelerinin karşılaştıkları problemleri birbiriyle paylaşıp ortak çözüm önerilerini birlikte bulmaları gerektiğini düşünüyorum. Bilim insanlarının bu potansiyeline inanmaktayım. Bu potansiyel bizim ülkemizde de, Ortadoğu’da da, Afrika’da da mevcuttur. Biz bu potansiyeli açığa çıkarmalıyız. İlişkilerimizi ve stratejik ortaklıkları arttırmalıyız” ifadelerini kullandı.
“Medeniyet Tartışmalarındaki En Önemli Araç Eğitimdir”
Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Tekin, İstanbul Üniversitesi’nin her öğrenci ve akademisyen tarafından hayal edilen bir kurum olduğunu belirterek, “İstanbul Üniversitesi sahip olduğu tarihi gelenek ve bulunduğu konum gereği tercih edilen bir üniversitedir. Bundan dolayı ev sahiplerimize teşekkür ediyorum. Dünya tarihini incelediğimizde egemen milletler üzerinden okumalar yapmaktayız. Zaman içerisinde de egemen medeniyetin konum değiştirdiğini görmekteyiz. Bugün de egemen olan batı medeniyetidir. Okumalarımız bunun üzerinden yapmaktayız. Bugün burada tartışılacak konulardan bir tanesi de içerisinde bulunduğumuz medeniyet sürecidir. Baktığımızda medeniyetin yer değiştirmesiyle ilgili yaşanması muhtemelen bir anı hep birlikte göreceğiz. Önümüzdeki dönemde güç sahibi olmak istiyorsak burada konuşulacak olan konular yeni süreçte önemli bir yere sahip olacaktır. Egemen medeniyet tartışması sürecinde konuşulan demokrasi, insan hakları, hukuk devleti gibi kavramların insanlığın evrensel değerleri olması gerekirken içi farklı şekilde doldurulmaktadır. Bu kavramların yeniden tartışılmaya açılması gereken bir dönem yaşayacağız. Bu süreçte söz sahibi olmak için en önemli araç eğitimdir. Türkiye’nin son beş yılda eğitim için ayırdığı bütçe genel bütçenin yüzde 20’sidir. Bu, Türkiye’nin eğitime verdiği önemi göstermektedir. Afrika hem genç nüfusu hem de sahip olduğu kaynaklar açısından tartışmaların içerisinde yer alacaktır. Afrika’da da bu genç nüfusun eğitimi üzerinde ciddi bir planlama söz konusudur. Kuzey Afrika sadece gelecekte değil, geçmişte de egemenlik hegemonyasına sahip olduğu dönemde ciddi katkılar vermiştir. Tunus, Mısır ve Fas buna örnek verilebilecek ülkelerdir. Afrika ülkelerini yönetenler hem kendi ülkelerindeki eğitim öğretime ciddi yatırımlar yapmakta hem de gençlerinin yurtdışında eğitim görmesini desteklemektedir. Ülkemizde de YTB verdiği burslarla, TİKA yaptığı yatırımlarla, Yunus Emre Enstitüsü verdiği Türkçe eğitim ile eğitimde ülkeler arası işbirliğini arttıran kamu kuruluşlarıdır. Türkiye 2005 yılını Afrika yılı ilan etmiştir. Bu da Türkiye’nin bölgeye verdiği önemi göstermektedir. Özellikle MEB, YÖK ve TİKA bu konuda aktif bir rol üstlenmiştir. Türkiye’de bulunan yabancı öğrencilerin çok büyük bir kısmı Afrika kökenlidir. Bölge ile eğitim işbirliğinde eksik olan taraf eğitim personelinin sayısının az olmasıdır. Bu nokta da geliştirildiği takdirde eğitimde işbirliği çok daha fazla güçlenecektir” şeklinde konuştu.
“Kuzey Afrika’da Toplum ve Siyaset Dönüşüm ve Meydan Okumalar” Sempozyumu İÜ Siyasal Bilgiler Fakültesi Konferans Salonu’nda 27-28 Aralık 2018 tarihlerinde devam edecek.
Haber: Merve SOLAK
İÜ Basın ve Halkla İlişkiler